HER TELDEN
Sabah saat dokuzdan on bire kadar iki saat yürüdük dün Yeni Manisa`da.
Havalar düzeldikçe, insanın büroda oturma isteği azalıyor. Nedenler bulup, dışarı atıyorsunuz kendinizi. İki üç gündür büroda çalışma yerine, günlük işleri planlayıp, gazetelere bir göz attıktan sonra, kendimi dışarı atıyorum.
Sabah saat dokuzdan on bire kadar iki saat yürüdük dün Yeni Manisa’da. Hem yürüdük, hem konuştuk Altan Türe ile. Yeni Manisa'da Büyükşehir Belediylesince yapılan Atatürk Kent Parkı'na gittik. Yazarlar caddesi diyebileceğim bölümde Manisalı yazarların yaşam öykülerini okuya okuya ilerledik. Bazı yazarların yaşam öykülerinin yazılı olduğu bölümler zarar görmüş. Bazı yazarların adlarından bazı harfler sökülmüş. Yeniden bir elden geçirilmesi daha dayanıklı ve kalıcı malzemelerle yeniden yapılması gerekiyor. Yoksa bir süre sonra, yazarların ne adları ne yaşam öyküleri kalacak.
Karaçay çevresinde de Kent Parkı çalışması yapılabilir. Çalışmaların olduğunu duyuyorum ve seviniyorum. Planlanmasına katkıda bulunmak isterim.
Yeni Manisa Manisa'nın batıyı açılan penceresi gülen yüzü oldu. Yeni Manisa güzel bir kent olma yolunda hızla ilerliyor. Yeni Manisa’nın içinden, Tarık Almış Spor Tesislerinden başlayıp, Ayakkabıcılar Sitesi’ne doğru uzanan 40 metre genişliğinde enerji nakil hattı nedeniyle ayrılan geniş bir alan var. Bu alanda ağaçlandırma çalışmaları yapılmıştı önceden. Bu alanlar yeniden planlanarak daha işlevsel duruma getirilebilir. Ağaçlandırma çalışması yapılabilecek yeni alanlarda var Yeni Manisa'da. Bence en güzel en zevkli işlerden birisi ağaç dikmek. Keşke ağaç dikmek insan olmanın zorunlu koşullarından birisi durumuna getirilseydi. Ağaç dikmeyi yücelten güzel sözler var elbet. Ancak ağaç dikmeyi ibadet sayan bir anlayışın yaygınlaşmasını isterdim. 1987 yılında planlamasını yaptığımız Kent Parkı'da 1987 yılında planlanmıştı. 1987 yılında ayrılan yere güzel bir park yapmak da Sayın Cengiz Ergün'e nasip oldu. Cengiz Ergün'ü yürekten kutluyor ve Karaçay Vadisi Projesini de hayata geçirme dileğimi iletiyorum.
Hastane mi yapacaksınız. Yeni Manisa'da yer var. Okul mu yapacaksınız? Yeni Manisa'da yer var. Yeni Manisa çağdaş bir kent olarak planlandı. Sosyal donatılara, yeşil alanlara geniş yerler ayrıldı.
Uzun süredir uğrayamadığım Barış Alanı'na da uğradım. Birlik Caddesinde Yunusemre Belediyesi yollara kilitli taş döşemesi çalışmalarını başlatmış. Kilitli taş kent içi yollar için doğru seçim. Barış Alanı bıraktığım gibi değil. İlgiyle sevgiyle bir sürede Barış Alanı’nda gezindim. Ördeklere ekmek atan çocukları gördüm. Barış Alanı’nın çocukları çok şanslıydı. Fiziki çevre sosyal çevreyi derinden etkiliyordu. Dubleks konutlarda oturanların çoğunun bakıma ihtiyacı var.
Kuruluşuna öncülük ettiğim Yeni Manisa’da 2006 yılından bu yana 1+1 konutlar üretiyoruz. Küçük Konut Büyük Rahatlık diye başlatmıştık 1+1 konutların üretimine. Saydım da 700 adet 1+1 konut yapmışız.
Giderek aileler küçülüyor. Kadınlar da iş yaşamının parçası oldular. 1+1 konutları çalışan alileler, bekarlar, çocuksuz evliler tercih ediyor. İnanır mısınız bilmem 1+1'lerin kirası 3+1'lerden daha fazla...
Ağaçlar, anıtlar, sosyal donatılar sonra konutlar diye başladığımız çalışmayı aynı anlayışla sürdürüyoruz. Konutu çevresiyle bir bütün olarak görme anlayışından hiç ödün vermedik. Kuruluşuna öncülük ettiğimiz Yeni Manisa, yeni bir ilçenin Yunusemre'nin merkezi durumunda.
Yeni Manisa'da yapılan her hizmet Kent Parkı gibi kendini gösteriyor. Keşke bütün yerleşimler Yeni Manisa gibi olsa. Yeni Manisa'da yürümeyi seviyorum. Yapılan güzel binalara bakıyorum. Bu kadar dolaştıktan sonra, sanırım Kahve Durağı`nda kahve içmek keyifli olur. Kahvelerimizi içerken, söyleşimiz devam ediyor. Farklı projeler yapmalıyız. Lale Kule ve Obasya gibi farklı projelere yenilerini ilave etmeliyiz diyorum kahvelerimizi yudumlarken...
Karabulutlar kaplamış gökyüzünü
Kırılmış kolumuz kanadımız
Silahlarımız alınmış ellerimizden
Ordularımız dağıtılmış.
İhanet çöreklenmiş ülkeme kara bir yılan gibi
Kenetlenmiş çenelerimiz suskunuz.
Oysa esas olan, Türk milletinin haysiyetli ve şerefli bir millet olarak yaşamasıdır.
Bu da ancak bağımsız kalmakla olur. Bağımsızlıktan yoksun olan uluslar karanlıktan kurtulamazlar
Türk’ün onuru, Türk’ün yetenekleri büyüktür Türk’e tutsak olarak yaşamaktansa ölmek yaraşır,
Öyleyse ya bağımsızlık ya ölüm diyordu Mustafa Kemal.
Ya bağımsızlık ya ölüm! 26 Ağustos 1922’de Büyük Taarruz başladı. Çarpışmalar sırasında Türk askeri, kahramanlık ve fedakârlıklarına yenilerini ekledi. Yeni bir destan yazılıyordu Anadolu’da alın teri göz nuru ve kanla yeni bir destan yazılıyordu Anadolu bozkırında.
Başkomutan Mustafa Kemal’in, 30 Ağustos 1922’de Zafertepe’den bizzat yönettiği Büyük Taarruz’la büyük bir zafer kazanıldı. Tarihe altın harflere yazılan 30 Ağustos Zaferi’nin ardından, Çalköy’de yıkık bir evin avlusunda kırık bir kağnı arabası çevresinde toplandı paşalar. Harita üzerinde durum değerlendirmesi yaptılar.
Başkomutan Mustafa Kemal Paşa, yanındaki, İsmet Paşa ve Fevzi Çakmak Paşa’ya Yunan Ordusunun yeniden savunma düzenine geçmesini önlemek ve Yunanları mağlup etmek için İzmir’e girmenin şart olduğunu söylüyordu. İzmir’in kurtarılmasının ardından Cumhuriyet’e giden yol açılmış olacaktı.
Mustafa Kemal, Batı Cephesindeki tüm subay ve erlere okunmak üzere bir bildiri kaleme aldı.
“Türkiye Büyük Millet Meclisi Orduları;
Afyonkarahisar-Dumlupınar Büyük Meydan Muharebesi’nde, zalim ve mağrur bir ordunun temel varlığını inanılmayacak kadar az bir zamanda yok ettiniz.
Büyük ve seçkin ulusumuzun fedakârlıklarına layık olduğunuzu kanıtladınız.
Sahibimiz olan büyük Türk ulusu geleceğine güvenmekte haklıdır.
Savaş alanlarındaki başarı ve fedakârlıklarınızı yakından görüp izliyorum.
Ulusumuzun size olan övgülerinin iletilmesine aracılık etme görevinin arkasını bırakmayacak, sürekli olarak yerine getireceğim. Ödüllendirme için başkumandanlığa öneride bulunulmasını, cephe kumandanlığına buyurdum. Bütün arkadaşlarımın, Anadolu’da daha başka meydan muharebeleri de verileceğini göz önünde bulundurarak ilerlemesini ve herkesin akıl gücünü ve yurtseverliğinin kaynaklarını kullanarak, yarışmayı bütün gücüyle sürdürmesini talep ederim.
Ordular, İlk Hedefiniz Akdeniz’dir. İleri!”
Diyordu Mustafa Kemal
76 yaşında bir Türkiye Cumhuriyeti yurttaşıyım. En büyük dileğim, milli bayramlarımızı coşkuyla kutlanması ve büyük zaferlerin, Atatürk gibi büyük kahramanların adının ve anısının sonsuza dek yaşatılmasıdır.
30 Ağustos Zafer Bayramımız kutlu olsun.
© Copyright 2023 - Yeni Manisa
E-mail : info@yenimanisa.com
gerekli
gerekli - yayımlanmayacak